Nurburgring, nam-ı diğer "Yeşil Cehennem"

Formula 1’in bu haftaki durağı EifelGP’si için Nurburgring olacak… Arabalar hakkında az çok ilgisi olan her kimse Nurburgring ismini mutlaka hayatında bir kere duymuştur. Peki nedir bu pisti özel kılan?

Nurburgring aslında tek bir pistten ibaret değil, daha çok bir pistler kompleksidir. Bu kompleksin içinde yer alan ve burayı özel kılan asıl pist Nordschleife’dır. Nordschleife, 22,8 km uzunluğu ve toplamda yer alan 160 adet virajı ile eşi benzeri olmayan bir pisttir.

Kesintilerle de olsa, Formula1 Dünya Şampiyonasının başladığı yıl olan 1950’den 1976 yılına kadar Almanya GP’si bu pistte düzenlenmiştir. Özellikle 1960’ların sonundan itibaren araçların hızlanması ile, pilotların gözünde bu pist oldukça tehlikeli ve güvenilmez olarak sınıflandırılmıştır. Bu zamanlarda da yeşil cehennem anlamına gelen “Green Hell” lakabını almıştır. Pilotların en büyük şikayetleri, yeterince hakemin ve medikal ekibin pist çevresinde konumlandırılmaması (Nurburgring normal pistlerden 5 kat kadar daha fazla hakemin görevlendirilmesi gereken bir pistti), pist yüzeyinin oldukça bozuk olması ve ani sıçramalara sebep olması, ağaçlıklar arasında bir pist olmasına rağmen pist çevresinde yeteri kadar bariyerin olmaması, pist çok uzun ve dağlık bir bölgede olmasından ötürü pistin her yerinde hava koşullarının farklı olması ve yol tutuşun çok değişken olmasıydı (Buradaki f1’de atılmış en hızlı tur 7:06.4 ile Ferrari pilotu Clay Regazzoni’ye aitti).

1976 yılında Nicky Lauda’nın tüm boykot çağrılarına rağmen yarış düzenlendi ve Lauda’nın komaya girmesine sebep olan kaza yarışın 2. turunda gerçekleşti. Bu seneden sonra bir daha Nordschleife’da yarış düzenlenmedi (Yaptığım araştırmalara göre bu karar güvenlikten çok, ekonomik sebeplerden ötürü alınmışa benziyor).

Bu tarihten sonra, pistin Südschleife pistinin olduğu bölgede GP-Strecke adı verilen modern ve güvenli bir pist yapılmış ve motor sporları Nordschleife’ya büyük ölçüde veda etmiştir. Açılışının yapıldığı 1984 yılından itibaren farklı isimler ile burada Formula 1 Grand Prix’leri düzenlendi. 2009’dan sonra Almanya GP’sini Hockenheim ile dönüşümlü yapmaya başlayan Nurburgring’deki son Formula1 yarışı 2013 yılında düzenlenmiştir.

Bu haftaki yarış için beni en çok heyecanlandıran nokta belki de ilk defa sonbahar aylarında burada bir yarış düzenlenecek olması, biliyorsunuz normal bir sezonda F1’de Avrupa sezonu Eylül ayında sona eriyor ve seri Dünya’nın daha sıcak noktalarına taşınıyordu. Hava durumu önümüzdeki tüm haftayı yağmurlu olarak gösteriyor, işin daha ilginci Pazar günü yarışın yapılacağı saatlerde hava sıcaklığının 8 derece olacağı öngörülüyor (Bu konudaki rekor, bazı kaynaklarda, 5 derece ile 1978 Kanada GP’sinde gözüküyor). Ortalama 20-25 derecelik hava sıcaklıklarında çalışmaya alışık Pirelli lastiklerinin, bu hafta yağmurlu ve soğuk Nurburgring’de nasıl performans göstereceğini heyecanla bekliyorum. Herkese iyi haftalar dilerim…

Yorumlar